Küresel ısınma arıcıları alternatif ürünlere yöneltti
İklim değişikliği nedeniyle etkilenen bitki örtüsü nedeniyle arıcılıkta bal üretiminde düşüş yaşanırken, Arıcılık Eğitimi ve Ana Arı Üretimi’nde kursiyerler ana arı, arı sütü, polen, propolis ve arı zehri gibi alternatif ürünler üretmeye yönelik eğitimler alıyor. Manisa Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan merkez. Arı sütü sağım ve ana arı üretiminde uzmanlaşan arıcılar, bölümün geleceğine katkı sağlayacak.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de etkili olan iklim değişikliği nedeniyle bitki örtüsü çeşitliliğinde azalma olmuştur. İklim değişikliğinden etkilenen, bitki örtüsünün de etkilendiği arıcılık bölümünde bal üretimi de azaldı. Arıcılık departmanındaki gerileme nedeniyle departmanda alternatif çalışmaları gündeme getirmeyi hedefleyen Manisa Büyükşehir Belediyesi, Arıcılık Eğitim ve Ana Arı Üretim Merkezi kurdu. Arıcılık merkezinde arı sütü sağan ve ana arı yetiştiren üreticiler işlerinde uzmanlaşıyor. Sağılan arı sütünün kilogram fiyatı 20 bin liradan satılırken, ana arı üretimiyle de şubeye katkı sağlanıyor.
Gölmarmara ilçesindeki arıcılık merkezinde üreticilere eğitimler verildi. Merkezde ana arı üretimi yapıldı ve üreticilere yaklaşık 1.500 ana arı dağıtıldı. Son yıllarda iklim değişikliği, aşırı sıcaklar ve orman yangınlarından etkilenen arıcılık dalında bal veriminin azalmasıyla kurulan merkezde alternatif eserler için eğitimler veriliyor. Üreticiler arı sütü sağar, kraliçe arı yetiştirir, propolis ve arı zehri üretmeyi öğrenir.
“Bal tek başına bir işletmede ekonomiyi iyileştirme potansiyeline sahip değildir”
Küresel ısınmayla birlikte bal üretiminde azalma yaşandığına dikkat çeken Arıcılık Eğitimi ve Ana Arı Üretim Merkezi Eğitmeni ve Arıcılık Teknisyeni Hüseyin Balkaya, “Küresel ısınmadan bitki örtüsü de etkilendi. Bu etki arılarla ilgili. Hem dünyada hem de ülkemizde bal veriminde çok ciddi düşüşler var.Bu nedenle arıcılarımızı balın yanı sıra başka işler de üretmeye teşvik ediyoruz.Çeşitli işler sağlamaya çalışıyoruz.Arıcılarımızı balın yanında polen üretmeye,arı sütü üretmeye yönlendiriyoruz. , propolis ve hatta arı zehri üretiyoruz.Bu konularda eğitimler veriyoruz.Bu eğitimlerin bir kısmı uygulamalı bir kısmı teorik “Bal tek bir işletmede ekonomiyi iyileştirecek potansiyelde değil. Mutlaka polen ve arı sütü ile desteklenmesi gerekir. Arıcılarımızın bu konuda bilgi eksikliği var. Eğitimlerle bu açığı kapatmaya çalışıyoruz” dedi.
“Piyasada arı sütü görüyoruz ama yüzde 98’i ithal”
Balkaya, Türkiye’de arı sütü üretiminin çok iyi bilinmediğini kaydetti. “Marmara Bölgesi’ndeki birçok büyük üretici bu işin içine girdi. Ege Bölgesi’nde de bu işin yaygınlaşmasını istiyoruz. Bölüm haline getirilmesini istiyoruz. Yerli üretimle bu açığı kapatmak istiyoruz. Bu tabii ki hedeflerimizden biri” dedi.
“Yerli arı sütünün kil fiyatı 20 bin TL”
Arı sütünün çok faydalı bir çalışma olduğunu dile getiren Balkaya, “Yerli arı sütünün kilogram fiyatı 20 bin TL. Aslında arı sütünün faydalarını bize en iyi şekilde arılar anlatıyor. Arı sütü ile beslenen dişi yumurta doğar. Tıpkı dişi yumurtanın bal ve polenle doğması gibi, personel arı da.” Biri işçi arı, diğeri kraliçe arı olur. İşçi arının ortalama ömrü 45 gündür. Arı sütü ile beslenen kraliçenin 6 yılı vardır. Beslenme farkından biri 5-6 yıl, diğeri 45 gün yaşar. “Arı sütünü yumurtalı bir larvaya verdiğinizde ömrü uzar. İnsanlarda da etkileri görülür. Birçok bilimsel araştırma yaşlanmayı geciktirici özelliği olduğunu göstermiştir. Arı sütünü doğal olarak önermiyoruz. Bir ilaç. Besin takviyesi olarak değerlendirmek gerekiyor” dedi.
“Arı sütü üretimi ile ülke ekonomisine değer katmayı hedefliyorum”
Arıcılık Eğitimi ve Ana Arı Üretim Merkezi kursiyeri Murtaza Akar, ana arı yetiştiriciliği ve arı sütü üretiminde uzmanlaşarak ekonomiye katkı sağlamayı hedeflediklerini belirtti. “Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı arı sütü ve ana arı yetiştirme kursuna katıldım. 3 haftadır bu kurs merkezine geliyoruz. “Arı sütü üretimi konusunda eğitim alıyoruz. İleride bu bilgileri bir iş biçimine dönüştürmeyi ve kendi profesyonel ana arı yetiştiriciliği ve arı sütü üretimi ile ülke ekonomisine katma değer sağlamayı hedefliyorum” dedi.
Daha önce bal ve polen üretimi yaptıklarını ancak kursla kendilerini geliştirmeyi hedeflediklerini söyleyen kursiyerlerden Zehra Bekar, “Daha önceleri hep bal ve polen üretimine devam ediyorduk. Arı sütü üretimi Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin böyle bir kurs açtığını duyunca buraya katılarak gerekli tecrübeyi kazanacağımı düşündüm.”
“Asıl sorunumuz kaliteli ana arı kullanılmadığı için verim ve kalitenin düşmesi”
Manisa Büyükşehir Belediyesi Köy Hizmetleri Daire Başkanı Yılmaz Usta, Türkiye’de nitelikli ana arı üretiminde eksiklik olduğunu belirlediklerini belirterek, kursiyerlerin bu tesisle nitelikli ana arı üretimi hakkında bilgi sahibi olduklarını söyledi. Arı kolonisi var ama bizim asıl sorunumuz kaliteli ve vasıflı ana arı kullanılmadığı için verim ve kalitenin düşmesi. Bu amaçla 2015 ve 2016 yıllarında Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsünden temin ettiğimiz ana arıları üreticilerimizle buluşturarak üreticilerimiz için bir analiz oluşturmaya çalıştık. Devam eden süreçte ana arıyı tedarik edip üreticilerimize veriyoruz. . Bunun yerine ana arı üretimini öğretmeyi, bu konuda eğitimler vermeyi ve kendi üretmelerini sağlamayı amaçladık. Verimli belediyecilik anlayışımızla bu tesisi kurduk. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanımız Cengiz Ergün’ün de onayı ile çalışmalarımıza hız verdik. Bu projeyi sunduğumuzda. Şu anda 150 arı kovanımız var. 300 adet plastik ana arı yetiştirme kovanımız var. Çiftleşme kovanları iki bölmeli olduğu için tek adımda 600 ana arı üretebiliyoruz. Geçmişte ana arı üretiminin 3 aşamasını üreterek 1.500 adet ana arıyı hibe olarak üreticilerimize teslim ettik. Burada eğitim de veriyoruz. 120 saatlik eğitim sonunda ana arı yetiştiriciliğini öğrenir. Ana arı yetiştiriciliğinin yanı sıra arı sütü üretimi ve polen toplama da öğretiliyor” dedi.